Et fiyatlarındaki spekülatif hareketlere yakın takip

ESK Genel Müdürü Mustafa Kayhan, AA muhabirine, kurumun regülasyon görevi yürüttüğünü söyledi. Piyasa müdahalelerindeki tutumlarının Bakanlık politikalarıyla uyumlu olduğunu vurgulayan Kayhan, “Sektörün tüm paydaşlarını dikkate alarak, üreticinin maliyetlerini gözeterek, tüketicinin alım gücünü önemseyerek ve kabul edilebilir fiyat politikalarının piyasalarda hakim olmasını sağlamaya yönelik tedbirler uyguluyoruz.” dedi.

Et sektörünün dönem dönem sıkıntılar yaşanan bir alan olduğuna dikkati çeken Kayhan, şöyle konuştu: “İki yıldır aldığımız tedbirlerle et sektöründe piyasa istikrarının sağlanması yönünde güçlü bir emek sarf ettik. Bütün bunlara rağmen kırmızı et, hiç ilgisi bulunmayanların da dahil olduğu, gündem olan bir sektör. Geçen haftadan başlayan fiyat hareketliliğini herkes biliyor. Bunun kaynağına indiğimizde, ilgili olmayan insanların yorum yaptığını ve piyasaya beklentiler empoze ettiğini görüyoruz. Üreticiler bir beklenti olunca hayvanlarını kestirmiyor, arz kısıtlanıyor ama talep tarafı beklemiyor. Dolayısıyla anormal bir fiyat hareketlenmesi dönemsel olarak görülüyor. Bu hareketlerin çoğu spekülatif.”

 “Piyasada arz sıkıntısı yok”

Arz açığı olan miktarı belirleyip alım yaptıkları bilgisini veren Kayhan, “Ramazan ayı öncesinde piyasaya hem kasaplık hem de karkas tedariki yaptık. Bunların hepsini hesaplayarak gerçekleştiriyoruz. Şu anda piyasada bir arz sıkıntısı yok, fiyatların dengesizliği tamamen spekülatif.” değerlendirmesinde bulundu.

Haksız kazanca karşı olduklarını vurgulayan Kayhan, rekabet şartlarını yok eden yapıya müsaade etmeyeceklerini dile getirdi.

Kayhan, canlı hayvan ithalatı yetkisinin ESK’ye verildiğini anımsatarak, bunu da başarılı şekilde yürüttüklerini anlattı. İthalatın bir tercih değil, şu anki piyasa koşullarında zorunlu bir tedbir olduğuna işaret eden Kayhan, ESK’nin piyasaya her türlü müdahaleyi yapacak gücü olduğunu söyledi. Kayhan, söz konusu müdahalelerde özellikle yetiştiricileri gözettiklerini bildirdi.

“Hedefimiz kırmızı ette kendi kendine yetebilen ülke olmak”

Tarım ve Orman Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdürü Salih Çelik de hayvancılıkta temel hedeflerinin, su kaynaklarını korumak, hayvan refahını ön planda tutup, verimliliği ve kayıtlı üretimi artırmak, genç ve kadın üreticileri teşvik etmek olduğunu ifade etti.

Hedeflerinin, verimli, kaliteli ve kayıtlı üretimi artırmak olduğunu belirten Çelik, “Kırmızı et sektörü, sadece bir gıda üretim alanı olmanın ötesinde, kırsal kalkınmaya, istihdama ve ekonomik büyümeye doğrudan katkı sağlayan kritik bir sektördür. Ülkemiz, kendi nüfusunun yanı sıra misafirlerimizin gıda güvenliğini sağlamak, ithalatı en aza indirerek, kendi kendine yeterli hale gelmek ve uluslararası pazarda rekabet gücünü artırmak adına hayvansal üretime büyük önem vermektedir.” dedi.

Kırmızı et üretiminin artmaya devam ettiğine dikkati çeken Çelik, şunları kaydetti: “2002’de 778 bin ton olan kırmızı et üretimimiz, 2023 yılı itibarıyla yüzde 206 artışla 2 milyon 384 bin tona ulaştı. Bugün itibarıyla ülkemizin kırmızı et yeterlilik oranı yüzde 95,2 seviyesindedir. Hedefimiz, önümüzdeki yıllarda bu oranı yüzde 100’e çıkarmak ve kırmızı et konusunda tamamen kendi kendine yetebilen bir ülke olmaktır. 2024 yılında üretim planlamasıyla artışlar yaşanıyor. Bununla beraber ithal gelen besilik hayvanların da kesime girmesiyle 2025’te et arzında herhangi bir sıkıntı yaşanmayacağını öngörüyoruz.”

Piyasadaki spekülatif hareketlerin takip edildiğini vurgulayan Çelik, “Piyasadaki spekülasyonları önlemek amacıyla piyasa takip sistemimizle fiyat hareketleri yakından izlenmekte, spekülatif eylemlere karşı ilgili bakanlıklar ve kurumlarla işbirliği içinde gerekli müdahaleler yapılmaktadır. Ayrıca, gıda arz güvenliği dikkate alınarak üretim planlaması ekseninde hazırlanmış olan yeni destekleme modelimizle verimli, sürdürülebilir, kaliteli ve kayıtlılığın esas alındığı bir üretim modeli hedeflenmektedir.” diye konuştu.

Related Posts

Bakan Kacır duyurdu! OSB Lojman projesinde ilk harç

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Organize Sanayi Bölgesi (OSB) için lojman uygulamasını ilk kez Manisa’da hayata geçirdiklerini belirterek, “Geliştirdiğimiz bu yeni modelle barınma ve ulaşım gibi temel gereksinimlerin yanı sıra sosyal donatı alanları, spor tesisleri, çocuk oyun alanları, eğitim ve kreş imkanlarıyla çalışanlarımız ile ailelerinin sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını karşılayabilecek bütüncül bir yaşam alanı inşa edeceğiz. Şehirleşme planları ve yerel mimariyle uyumlu şekilde inşa edilecek, mülkiyeti OSB’ye ait olacak modern yaşam alanlarından, çalışanlarımız yaşadıkları şehirlerdeki kira bedelinin yaklaşık üçte biri oranında sembolik bir kullanım bedeli ödeyerek faydalanabilecek.” dedi.

Merkez Bankası Başkanı Karahan: Enflasyon kalıcı düşene kadar sıkı para politikası sürecek

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, dezenflasyonun devamını sağlayacak şekilde hareket etmeye devam edileceğini belirtirken, sıkı para politikasındaki duruşun da süreceğini vurguladı.

Anlaşma sağlanamazsa fatura ağır: AB, ABD mallarına 100 milyar euroluk ek vergi getirebilir

AB, ABD ile ticaret müzakerelerinde ilerleme sağlanamaması halinde, 100 milyar euroluk Amerikan ürününe ek vergi uygulamaya hazırlanıyor. Bloomberg’in aktardığına göre, karşı önlemler yarın üye ülkelerle paylaşılacak ve son liste için bir aylık istişare süreci başlatılacak.

Hazır beton firmalarına ilişkin rekabet soruşturmasında sözlü savunmalar alındı

Rekabet Kurulunca, Ankara’da hazır beton alanında faaliyet gösteren bazı teşebbüsler hakkında yürütülen soruşturmada sözlü savunma toplantısı gerçekleştirildi.

Mehmet Şimşek yatırımcı bulamayınca öyle bir şey icat etti ki: Yola çıkanın önünü kesecek

Patatesin yüzde 15,57 zam gördüğü nisan ayında emekli yüzde 13,36 enflasyon farkı alırken Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, hem TÜİK’in yüzde 3 olarak açıkladığı aylık enflasyon oranı üzerinden dezenflasyonun süreceğini savundu hem de yeni vergi …

ABD’den Google’a müdahale: “Sat ya da dağıt”

ABD Adalet Bakanlığı, Google’ın dijital reklam pazarındaki tekelini sona erdirmek amacıyla, şirketin AdX reklam borsası ve DFP reklam sunucu sistemini elden çıkarmasını önerdi. Google, bu öneriye karşı çıkarak, davranışsal çözümleri desteklediğini ve önerilen yapısal değişikliklerin yasal dayanağının olmadığını savundu.